Etiketler

27 Ocak 2014 Pazartesi

KIRIK TAŞLAR


“Palimpsest dedi, Yeniden kullanılan parşömenlere verilen isimdir. Var olan ilk metin çeşitli yöntemlerle silinir ve yerine yenisi yazılır. Bu uygulama çoğunlukla değerli bir tüketim malzemesi olan parşömenin yeniden kullanımını amaçlamakla birlikte kimi zaman asıl metnin gizlenmesine yöneliktir.”
Dan Brown’ın Da Vinci Şifresi adlı romanı edebiyatta sanatsal anlamda yeni bir çığır açmamış olsa da, yeni bir akım başlattığı kuşkusuz. Da Vinci Şifresi’nin başarısı başka yazarları da ezoterik kurgu alanına yöneltti. Elbette bunların çoğu çok satanlar listesinde pek fazla kalamadı, bazıları ise bu listelere hiç giremediler. Gerçi Dan Brown’ın diğer romanları dikkatli okuyucuyu Da Vinci Şifresi kadar kendine çekemedi. Kalıplaşmış bir kurgu, önceden tahmin edilemezliği tahmin edilir hale getiren açmazlar ve bu açmazların her seferinde mucize kabilinden çözülmesi, bir grup okuru hızla yazardan ve romanlarından uzaklaştırdı. Bu durum her ne kadar endüstriyel edebiyatın kaçınılmaz sonu olsa da, özellikle J. K. Rowling, Stephen King gibi bazı “endüstriyel” yazarlar bu işi çok daha düzgün şekilde becerebiliyor. Kırık Taşlar, Da Vinci Şifresi’nin açtığı yoldan devam eden romanlardan biri.

Fantastik edebiyat ülkemizde çok uzun zamandır hor görülmüş, geri planda kalmış bir alan. Kırık Taşlar bu boşluğu dolduran, en azından doldurmaya çalışan bir kitap. Anadolu uygarlığının, dolayısı ile de mitolojinin ve ezoterizmin doğduğu yer. Bakmasını bilenlere gösterebileceği çok sırları var. Roman Dioscorides’in Materia Medica’sının ve Mithraizmin etrafında dönüyor. Kahramanlarımız iki arkeolog, Serra Demirci ve erkek arkadaşı Serhat Ünal, Ege Üniversitesi’nde akademisyenler. Kahramanlarımızı Dioscorides’e bağlayan uzun ve ince bir ipin ucundan tutup Akdeniz havzasını bir köşeden diğerine, ama en çok da Türkiye’de vakit harcayarak turluyoruz 387 sayfa boyunca. Kurgu açısından ele alındığında roman oldukça tutarlı. Elbette, tutarlı sözcüğünü fantezi çerçevesinde ele almak koşuluyla.

Kırık Taşlar Dr. Cihat Levent’in ilk romanı. Kitapta belirtilmemiş olsa da, Adana doğumlu olan Cihat Levent halen dahiliye uzmanı olarak Turgutlu Devlet Hastanesi’nde görev yapıyor. Son söz olarak, roman çok fazla şeyler vaat etmemesine rağmen oldukça hoş vakitler geçirmenizi sağlıyor. Televizyon veya bilgisayardan uzakta, keyifli birkaç saat geçirmek isteyen ve ezoterik fanteziden hoşlananlara öneriyorum.

Ferit DERLER

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder